Amaç: Hepatit C virüsü (HCV) akut ve kronik hepatite neden olan bir viral etkendir.Bu çalışmanın amacı kronik HCV enfeksiyonu tanısında anti-HCV pozitifliği saptanan hastalarda refleks HCV RNA istenme oranını belirlemek, bu oranın kliniklere göre dağılımını incelemek ve refleks HCV RNA istemlerinde farkındalığı sağlamaktır.

Yöntem: Hastanemiz mikrobiyoloji laboratuvarına 01.01.2013 - 01.01.2023 tarihleri arasında gönderilen serum örneklerinde anti-HCV pozitif bulunan olgular hastane bilgi yazılım sisteminden taranmış, HCV RNA istemleri değerlendirilmiştir.

Bulgular: On yıllık tarama sonucunda gönderilen kan örneklerinin 5404’ünde Anti-HCV pozitif saptandı. Tekrarlanan istemler dikkate alındığında Anti-HCV pozitif hasta sayısı 5058 idi. Anti-HCV pozitif ve HCV RNA negatif saptanan olgu sayısı ise 3386 (%67) idi. Anti-HCV pozitif ve HCV RNA pozitif hasta sayısı 415 (%8.2), anti HCV pozitif olmasına rağmen refleks test olarak HCV RNA istenmemiş olgu sayısı ise 1257 (%24.8) idi. Yıllara göre Anti HCV pozitifliği nedeniyle HCV RNA tetkiki istenen ve pozitif bulunan olguların azaldığı, Anti HCV pozitif olmasına rağmen HCV RNA istenmeyen olguların ise giderek arttığı görüldü. Anti-HCV pozitif olduğu halde HCV RNA isteminin en az yapıldığı klinikler sırasıyla Kadın hastalıkları ve doğum, Dahiliye ve Ortopedi olarak bulundu.

Sonuç: Ülkemizin 2030 yılına kadar Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)’nün HCV eliminasyonu hedefine ulaşması gerekliliği aşikardır. Ancak çalışmamızda 10 yıllık retrospektif veriler ile HCV RNA refleks test istemi açısından farkındalık oranının yeterli olmadığı saptanmıştır.